Murat Akalın

KÖŞE YAZARLARI

SEN NEYMİŞSİN BE ABİ

Koskoca Fuzuli ‘’Söylesem tesiri yok sussam gönlüm razı değil’’derse bize ne oluyor değil mi? Yaklaşan yerel seçimlerin tufan olacağını çok önceden aklettiğimiz için her yazımızı aynı nakaratla bitirip üzerimize düşeni ifa edelim arzu ettik.Belki sayın Kalemli gibi belediye hoparlörünü elimize alıp sende dinle Sarı Tahsin demedik lakin bir benzetmeyle izah edecek olursak’’dirhemini yiyen köpeğin kuduracağı cinsten’’yazılar yazdık.Gelin görün ki hiç kimse üzerine alınıp sen ne diyorsun demedi diyemedi.Tüm bunlardan sonra sayın Kalemli gibi davranıp sende dinle Ahmet Erbaş diyoruz!!!

Bu yazıyı kaleme alıp almamakta çok telkin ve tereddüt yaşadım. Telkinde bulunanlar nihai arzumuzu bildikleri için zarar gelir düşüncesiyle bizi frenlediler. Biz frene bastıkça icraatlarından dolayı frene bastıklarımız bunu hak bayram bilip hatalarını katmerleyip devamından yana oy kullanınca buna da mı sabır sorusunu sorduğumuz dostlarımızdan ruhsat çıktı, tüy gibi hafifleyip doğru bildiklerimizi kelimelerle süsleyip tarihin şahitliğine bırakmakta bize kaldı.

İlk geldiği dönemini de bildiğimiz Ahmet Erbaş’ın bugününü de gördüğümüz için ulu orta dün şöyleydin bugün böyle diyecek tarafımız yok. Beni kızdırıyorsun Ahmet !.. desem o anlayacaktır herhalde, gerçi anlamasa da pek problem yokta biz yinede nezaketi elden bırakmayalım. En son söyleyeceğimizi baştan söyleyip yükten kurtulalım. Kütahya ‘ya belki senden vekil olur ama, Kütahya’ya belediye başkanı olmaz olamaz!.. Kütahya bu yükü kaldıramaz. Ekonomik şartların her geçen gün ağırlaştığı ülkemizde refah seviyenin standartların çok üzerinde oluşunu parti yöneticisi büyüklerimize bırakıp 24 Haziran seçimleri sonrasında Kıbrıs’ta verdiğin karşılama komitesi fotoğrafını hep önemsemişimdir. Seçimler sonrasında Kütahya spora verip Tavşanlı Linyit’e çok gördüğün ekonomik yardımla ilgili söylediklerin hala kulaklarımda. Lüzumsuz yere çıkıp en büyük otorite benim edasıyla “adaylarımızı cumhur ittifakı çerçevesinde hazırlayacağız, lakin içimizde FETÖCÜ olmayacak” söylemiyle ne yapmak istediğin ilgililerce malum olup koskoca il dururken başkalarıyla köy ziyaretlerine çıkışın bile sendeki basiretin en güzel göstergesiydi. Daha 29 Ekim kutlamalarındaki olanı biteni saymıyorum bile. Takdir edersin ki üstün körü geçtiğim hadiseleri kol kırılır yeni içinde kalır mantığıyla satır başları halinde yazdım bu arada toplumda ak-it diye bilinenlerin sana karşı olan tutumları beni hep itidalli davranmaya sevk etmiştir. Bakan danışmanlığın esnasında edindiğin çevreyle “paşa dayın olacağına çavuş arkadaşın olsun’’ sözünün ne kadar gerçek olduğunu bir kere daha ispatladığın için sana müteşekkirim. Gel gör ki edindiğin bu çevre kadrosu ve yönettiğini düşündüğüm bizlerin hayalinin alamayacağı şartlar seni belki Kütahya ya vekil yapar ama belediye başkanı yapmaz.

Bu kadarıyla da olsa yazdıklarımızdan sonra sen neymişsin be abi demeden geçemiyorum. Peki kim olur sorusunun muhatabı biz değiliz inandığımız adaylar meydana çıkar bize de görev düşerse üzerimize düşeni layıkıyla yerine getireceğimizden herkes emin olabilir. Olanlara bakıldığında sanki birileri yanlışta ısrar ediyor olup özellikle yapılan yanlışların kaçış olduğu şüphemiz her geçen gün artmaktadır, zira fabrikasını kapatan iş adamı sayın Cumhur başkanı biz bittik diyor zatı şahaneleri duble yol diyor, andımız diyor,kaşıkcı diyor refah seviyemiz arttı diyor. Yanıltılıyorsunuz sayın Cumhur başkanı halk yanıyor. Yerelden çıkıp genele şamil bir göndermeyle’’yeterki karşılıklı olsun biz ZEYBEK oynamasınıda biliriz’’

Satırlarımızı noktalarken her zaman olduğu gibi varsanız varız var olunki var olsun bölgemiz diyoruz. Hoşçakalın