Murat Akalın

Saf Tutmak

 Olanı biteni vasat bir akılla irdelediğimizde yapılmak istenilenin iktidara değil Türkiye’ye diz çöktürmek kanaati hakim kanaatimiz olup sayın Cumhur-başkanının etrafında oluşan çelik çekirdeğin hayati mevzularda zatı alilerini yanlış yönlendirdikleri rezervimizi koyduktan sonra hakkımızı saklı tutmak kaydıyla A.B.D ölçeğinde ülkemize uygulanan yaptırımların safları sıklaştırma-mız gerektiğine olan inancımızı bir menkıbeyle arz edelim istedik.

Hikaye bir rivayete göre Hz.Ali bir rivayete göre İmam-ı Azam Ebu Hanife ile bir inançsız (Ateist) arasında geçtiği söylenir.Mübareğe günün birinde ateistin biri gelip ben senin dinine inanmıyorum yaptığın ibadetlerin tamamı boşuna zaten ahiret alemi diye bir alemde yok der.Mübarekte kalp gözü açık cevaben söylediklerinin tamamı yalan yanlış lakin farzet ki bir an için doğru!Namaz kılıyorum sen spor yapıyor de.Oruç tutuyorum vücud fabrikasını senede bir ay revizyona çekiyor de.Hacca gidiyorum tatil yapıyor de.Hasılı bunları yapmakla ben bir şey kaybetmiyorum.”YA AHİRET VARSA SEN NE KAYBEDİYORSUN”hiç düşündün mü cevabını alan ateist oracıkta Kelime-i Şehadet getirip müslüman olur.

Kıssadan hisse tüm bu olan biteni aklı selimle değerlendirdiğimizde baştanda yazdığımız gibi tüm haklarımızı saklı tutmak kaydıyla ülkemizin ve devletimizin arkasında saf tuttuğumuzu,oluşan bu spekülatif ortamdan kimlerin nelere nekadar sahip olduğu gerçeğinin er geç su yüzüne çıkacağını arz-ı ilan ederken;”BİZİM DAVAMIZDA DEĞİŞMEZ SEVDAMIZ DA”deyip her zamanki temenniyle varsanız varız var olun ki varolsun bölgemiz diyoruz.